Sen !! Ay doluna geçtiğinde mi gelirdin aklıma ?. Ben mi dolunay da daha bir düşünürdüm yoksa seni.? Islak kirpiklerin geliyor aklıma, ağlamaklı dudak büküşün. Sessizliğimin yanına alıyorum seni. Usulca; incitmeden. Bir kez daha seviyorum. Gökkuşağı şeklinde bir “aşk.”
Tam ; güneşin battığıyerde gördüm seni. Gülümsüyordun. Çektiğim tek kare fotoğraftı, adının tüm harfleri. Dolunay da tutuldum sana bu gece yeniden.
Saçlarının kıvrımlarıaklıma geldi birden, ürperdim. “Hastalık hali “ olmalı bu sevda. Titretiyor en sıcaklarda bile.
Zor iş yaşamak, yaşıyorum demek imkansız.!! Her şey “mış” gibi artık. Var mıyız, yok muyuz belli değil. Nerede ; o , barışık olduğumuz aynalar? Suya akseden sesleri nerede kuğuların. ?
Hangi köşeye gizlendi sevişenlerin saati. O saat ki; sonsuza ayarlı.
Hani ellerimi tuttuğun gün ? Nerede şimdi. ? kaç asır geçti üzerinden bilinmez. Terlerini özledim artık gel. !!!
Hani; o sahilde üşüyordum ya ben. Hani; yanı başımda sarıldın ya sen. ? O, elleriyle sevişen sevgililer nerede şimdi. ?
Sonbahar değmişyapraklara, bir ufak rüzgarda; havalanmakta. Dolunay , çıktı çıkacak , yükseliyor gökyüzüne gel. !!!
Yatağımın üzerine bıraktığın, bir avuç yalnızlık, ve gitmeye direnen kokun . Kenarından kıvırsam yorganı,yastığıa yakın bir yerden; gözlerin bakacak yüzüme biliyorum. Bırak; bu utangaç yalnızlıkla kalayım ..!
Bu gece, yeni baştan yazacağım, yaşamasını çok istediğim o kadını. Biçimlendireceğim yeniden. Boyunu, posunu, endamını.Gözlerinde ; geçmişin izleri. Yok edeceğim acılarını . göz altı torbalarıisyankar; kadın rengi., kızılla lacivert arası. En pahalı makyaj malzemeleri bile yok edemez onları. Kararlıyım. !!! Sileceğim göz altındaki torbaları.
Dudak kenarlarınıyukarı kaldıracağım sonra., acıtmadan canını. Bu kadın, ah bu kadın ! . Gülmenin en güzel hali. ! Kahkahalara boğulmalı. Gözbebeklerini unuttum, sorsam mı ne renkti. ?
Sesimi son avazda çıkarıp dik dur diyeceğim. Başını kaldır havaya.!
Bu gece bu şehri çınlatacak, bir kadın sesi.
Tam; kahkahasının ortasında indireceğim bulutlarıüzerine; yağmur, yağmur. Bu gece son ağlaması olacak. Ve karışacak gözyaşlarıtoprağa. Rahmetle. Sesi kaybolacak rüzgarda kadının. Son ağlama dediysem son ses olmalı. !!!
Sabahı bekleyemem güneşiçin; güneşin doğumunu biraz erkene almalı. Ve; kokusunu yok etmeden yastığın, kadın, o kokudan uyanmalı. Dallı güllü , pembe bir pazen elbise. Gün ışığına yürümeli. Olabildiğince dik. Onuru yüzünden okunmalı.
Ve; yalınayak yürüyecek denize. Ellerinde deniz gelincikleri. Sarı, mor, ve en koyusundan kırmızı.
Söz; bir daha gözyaşların karışmayacak yağmura kadınım. Tüm acılarını bırak toprağa…..
Melekkk
o kadına....
|