Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29915059
Bugün Ziyaretçi :  6110
Aktif Ziyaretçiler :  6110

O Kadın…
 
İşten çıktım eve gitmeden önce biraz alışveriş için bir markete girdim. Dalgın ve yorgun reyonları gezip alacaklarımı seçiyorum. Bu arada 9-10 yaşlarında bir oğlan çocuğu sürekli sorular soruyor. “anne bu ne demek, anne bunu alacak mısın bana…”. Çok sonra algılıyorum kulağımdaki sesi ve fark ediyorum ki çocuk soruyor ama anne cevap vermiyor. Başımı kaldırıp merakla bu ikiliyi görmek istiyorum. İkili değil üçlü demeliyim. Bir bebek arabası içinde sarışın renkli gözlü dünya güzeli bir bebek,yine sarışın hoş bir genç kadın ve esmer afacan.Garip bir hisle içimden çocuğun gerçek annesi olmadığını düşünüyorum. Fiziksel farklılıktan mı diye soruyorum kendime “hayır”.daha onları görmeden, sesleri duymamla algılamam arasında geçen o saniyelerde bu anne oğul ilişkisinde bir kopukluk, yanlışlık hissettiğimi fark ediyorum.
Derken çocuk bir şey daha, istiyor, kadın “sana hiç bir şey almayacağım, söyledim sana “diyor.
O sırada çocuk duyamadığım bir şeyler söylüyor keyifsizce.
Kadın birden hiddetleniyor ve çocuğu rafların arasına sıkıştırarak söylenmeye başlıyor. “sen ne yalancı bir çocuksun, niye sürekli yalan söylüyorsun. Ben sana öylemi dedim… Eve gidince görürsün diye üzerine yürüyor, kolundan çekeleyip ittiriyor.
Ben şaşkın bir şekilde sadece çocuğun vücut dilini okuyorum. Kolunu yüzüne doğru siper edip siniyor.Bu bana daha önce bir şekilde şiddet gördüğünü düşündürüyor.Kadın konuştukça öfkesi artıyor, çocuğun bakışları çaresiz,kaçıp gitmekle olup bitmesini beklemek arasında bir ruh hali.sesi çıkmıyor,kadına bakamıyor kolundan tutup tartaklarken onu o mahcup bana bakıyor.
O gözlerdeki çaresizlik, sevgisizlik, korunmasızlık o kadar yaraladı ki beni. Koşup, çekip almak istedim kadının elinden, sarılmak istedim. Sevgi, şefkat ve güven eksikti belli ki hayatında, biran bile olsa verebilmek istedim.
Anne dediği kadının bir anlık ilgisini, sevgisini kazanmak için bildiği her şeyi denedi gözlerimin önünde, dikkatini çekmeye çalıştı. Sürekli terslendi, azarlandı…
O kadar öfke duydum ki o kadına. Kendi annesi olamaz dedim. Zaman zaman her anne kızar yavrusuna öfkelenir… Ama hiçbir gerçek annenin bakışında o acımasızlık olmaz, olamaz, dilimiz kızarken bakışlarımız sever , sarmalar onları. Ama bur da başka bir şey vardı. Küçücük bir çocuğa bütün hayatın, geçmişin öfkesi yüklenmişti.
Abartmıyorum,Benim hissettiğim, o çocuğun hissettiği ve o kadının hissettiği her şey o kadar netti ki ,farklı bir yorumu yoktu.
İçim acıdı…
Başkasının çocuğuna anne baba olmaya çalışmak çok zordur. Herkes yapamaz,Bunu kabullenmek cesarettir. Yürekliliktir. Ama kendini bilmeden bu işe girmek gaddarlıktır.
Alışveriş sepeti minik bebek için mamalar, sütler, bezlerle doluydu. Kendi içinde diet içecekleri, yiyecekleri ama 9 yaşındaki o oğlan için bir sakız bile yoktu.
Baba nerde acaba şu anda diye düşündüm. Muhtemel işinde,keyfide yerinde,hayatını paylaştığı bir eşi iki dünya güzeli çocuğu var.
Ama o çocuklardan birinin gözlerinde derin bir sevgisizlik, güvensizlik ve açlık var…
Tesadüfen aynı kasaya geldik, ben o kadar etkilendim ki yaşadığım acı gerçekten kasiyer bayanın 3. Seslenmesinde kendime geldim kartımı uzattım.
Gözüm o masum çocuğun hüznünde kaldı.
Aklım o çocuğun gözlerinde kaldı..
Kalbimde büyük bir öfke, çaresizlik ve acı kaldı.
Eve girer girmez sarıldım yavrularıma, sevgi, şefkat, güven duygusu olmazsa nasıl büyür bu çocuklar, nasıl sağlıklı mutlu insan olurlar hayatta…
 
Ekleyen:  Serap Düzgören ARI
Tarih:  2.6.2009
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Serap Düzgören ARI Yazıları
... Bulamıyorum!Serap Düzgören ARI [ 1.4.2017 Devamı
Hoş geldin Eylül...Serap Düzgören ARI [ 2.9.2016 Devamı
Göz bebeğinizi güldürün lütfen!Serap Düzgören ARI [ 30.8.2016 Devamı
Hayat hiçbir şeyi tamamlanmadan bırakmaz.Serap Düzgören ARI [ 13.7.2016 Devamı
EGO’nun sonu kıyamet…Serap Düzgören ARI [ 2.2.2016 Devamı
Saklısını gizlisinden çıkardı hayat… Serap Düzgören ARI [ 5.1.2016 Devamı
Geldik mi bir yılın daha sonunaSerap Düzgören ARI [ 6.12.2015 Devamı
Aile olmak nedir?Serap Düzgören ARI [ 5.11.2015 Devamı
Denge…Serap Düzgören ARI [ 3.10.2015 Devamı
Eylül geldi sonra, bir anda…Serap Düzgören ARI [ 14.9.2015 Devamı
Mücadeleye devam…Serap Düzgören ARI [ 14.8.2015 Devamı
Bugün bayram erken kalkın çocuklar… Serap Düzgören ARI [ 3.10.2014 Devamı
Atatürk heykelinde bekle beni yavrum… Serap Düzgören ARI [ 30.9.2014 Devamı
Gelecek, bizimle gelecek!Serap Düzgören ARI [ 3.2.2014 Devamı
Efece Haber yeni yaşın kutlu olsun...Serap Düzgören ARI [ 7.11.2013 Devamı
Öteki dünyadan haberlerSerap Düzgören ARI [ 26.8.2013 Devamı
Uzaklarda bir yerlerde Güneşler doğuyor! Serap Düzgören ARI [ 1.7.2013 Devamı
Yaşayamadıkça Özgürce, Mutluluklar biter sevsen de! Serap Düzgören ARI [ 19.6.2013 Devamı
Vakitsiz Öten Horoz’un halleri!Serap Düzgören ARI [ 25.2.2013 Devamı
Geçmişle geleceğin arasında ki krema! Serap Düzgören ARI [ 12.2.2013 Devamı
“Ben bu gün kahvaltı yapamadım!” Serap Düzgören ARI [ 11.1.2013 Devamı
Yılın 365. günüSerap Düzgören ARI [ 1.1.2013 Devamı
Perşembe’den sonraki CUMA! Serap Düzgören ARI [ 20.12.2012 Devamı
Cuma’dan önceki Perşembe ! Serap Düzgören ARI [ 17.12.2012 Devamı
Bir Kasım daha… Serap Düzgören ARI [ 8.11.2012 Devamı
Empatik Sempati! Serap Düzgören ARI [ 26.9.2012 Devamı
Vah benim dört artı dördüme! Serap Düzgören ARI [ 8.9.2012 Devamı
Hastamız var Zafer Bayramımızı kutlayamıyoruzSerap Düzgören ARI [ 30.8.2012 Devamı
Bayramınız Mutlu Olsun ÇocuklarSerap Düzgören ARI [ 20.8.2012 Devamı
Kadın olmak…Serap Düzgören ARI [ 12.8.2012 Devamı
Bize Rağmen Büyüyün!Serap Düzgören ARI [ 4.5.2012 Devamı
Hiç Tanımadığım Komşum Öldü!Serap Düzgören ARI [ 2.5.2012 Devamı
23 NİSANSerap Düzgören ARI [ 23.4.2012 Devamı
Hadi ara baba!Serap Düzgören ARI [ 17.4.2012 Devamı
Techno Romantiğiz vesselam!Serap Düzgören ARI [ 21.3.2012 Devamı
Sayfalar : 1  2  3  4  5  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam