Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29909872
Bugün Ziyaretçi :  808
Aktif Ziyaretçiler :  808

“Ben bu gün kahvaltı yapamadım!”
 
Hava buz gibi soğuk. Klimamı sonuna kadar açtım, omzumda şalım, avuçlarımı doladığım ince cam bardağımda bitki çayım. Sabahın tembel saatleri, güne başlamadan biraz ısınmak ve kendime gelmek molasındayım. Dalmış, dışarısını izliyorum. Haftalık Pazar kuruluyor çok yakınımda. Bu gün dışarısı kalabalık, her yer araba. Kişi başı milli gelir düşerken aile başı araba sayısını nasıl böyle artıyor, matematik bilgim yetmiyor buna. Arabaların arasında hırpani kılıklı genç bir adam dolaşıyor.
Tanıyorum artık onu. Tanıyorum dediğime bakmayın adını bilmem, neden bu kadar düştüğünü bilmem, aklı yerinde mi onu da bilmem. Üzerinde siyah bir pantolon ceket var. Takım değil ama. Renkleri tutmuyor, üzerine de oldukça bol, belli ki birileri vermiş. Saç sakal karışmış yüzü, genç olduğunu saklayamıyor. Yüzü kararmış, sokakların sertliğinden. Ama yine de yumuşak bir şeyler var gizlendiği o siyahlığın altında. Çok sakin mesela, zararsız, yanına kadar geliyor “ben kahvaltı yapamadım bugün “ diyor akşamın 8 inde. Tam markete girecekken, evine gerekli gereksiz şeyler alıp dönecekken. Vicdanına ulaşıyor o sözler kulaklarından önce. Elini cebine atıp ne koparsa gönlünden veriyorsun. “Sağ ol” diyor paraya bakarak, hemen alıyor ve dönüp gidiyor. İzliyorum ardından, gerçekten gidiyor. Derdi sadece kahvaltı yapmak, duyguları sömürmek değil, Fazlası için değil o anlık ihtiyacı için istiyor. İyi de neden çalışmıyor gencecik insan. Kolları, bacakları varken. Ya aklı? Emin değilim, Biraz safça mı yoksa hayata karşı durma yöntemi mi bu sessizliği? Yoksa ben yine kandırılıyor muyum?
Hani siz üzülür yardım etmek istersiniz, Tam vicdanınız size gülümsemişken, iyi bir şey yaptım huzurundayken, biri yaklaşır “Han fendi inanmayın bunlara, duygu sömürüsü yapıp bedavaya yaşıyorlar” der ve bir anda kendini kandırılmış hissedersin, huzurun kızgınlığa dönüşür ya ondan bahsediyorum.
İyi de bedava yaşamanın bedeli mi bu, incecik ceketle, titreyerek, tanımadığın insanlardan medet ummak. Zengin anne baba parasıyla, marka giysileriyle dolaşan çocukları yetiştiren bizler değil miyiz? Eşinin parasıyla lüks arabalarda kuaförden, alışverişten çıkmayan şu kokoş kadına ne demeli. Ya da karısı evde tarlada, çocukların derdinde hayatını tüketirken kahve köşesinde kaşınarak oyun oynayan, duman tüten o adam ne oluyor. Onlar birilerinin sırtında, hem de bir ömür boyu, tüketirken, bu garibim kahvaltı parası için sessizce, zararsızca ortalıkta dolaşıyor. Tembel desek, rahatına düşkün desek; yahu adam taşta uyuyor, soğukta geziyor, aç dolaşıyor.
“Ben bugün kahvaltı yapamadım” diyor saflıkla. Ah, sen bu gün öğle yemeği, akşam yemeği de yiyemedin, senin sıcak giysilerin, kapısını açacağın bir anahtarın da yok cebinde, başını içine gömüp her şeyden kaçacağın bir yorganın ve yatağın da yok. Ve sanırım omzuna yaslanacağın, sarılacağın birileri de yok hayatında. Neden, nasıl böyle bilmiyorum. Ben arabamdan inip, dolu cüzdanımla istediğimi almaya girerken, sonrasında sıcacık bir evde beni bekleyenlere gidecekken, sen avucunda ki kahvaltı paranla mutlu, kayboluyorsun karanlıkta.
Ve benim vicdanım rahatlamıyor,”iyi bir şey yaptın” diyemiyor. Bir yumru tıkıyor boğazımı. Hayatın adaletsizliğini, insan aklına, benim çalışkan senin tembel olmana bağlayamıyorum bir türlü. Şanslı olmak ya da tam tersi de değil. Bir anlamı olmalı diyorum. Benim cebimde ki paramın, senin gözlerindeki çaresizliğin bir anlamı olmalı.
Ben akıllıyım çalışıyorum, dilenmiyorum, duygu sömürüsüyle günümü kurtarmıyorum, DEĞİL!
Paylaşmalıyım hayatı. Sadece yakınımdakilerle değil, kan bağımla değil, Tanrının yarattığı her şeyle. Tıka basa yerken, onu beğenmem bunu isterim derken, hiçbir şeyim yok diye sızlanırken, seçenekler arasında bocalarken, düşünmeliyim seni…
Bir cip yanaştı kapımın önüne. Şık giyimli bir bayan indi arabadan. Pazar arabasını aldı bagajdan, Adam’a doğru yürüdü, bir şeyler söyledi, birlikte arabaya yöneldiler. Bagajı açtı, çantadan bir mont çıkardı. Sonra cüzdanından birkaç kâğıt para…
O mont var ya, soğuktan titreyen o yalnız bedeni nasıl sardı bilseniz. Ben ısındım alev alev. Gönlüm aydınlandı. O kâğıt paralar var ya, kaç gün kahvaltı yaptıracak ona. Şaşırdı Adam, beklediğinin çok üstündeydi Tanrı’nın gönderdiği. Hemen uzaklaştı oradan, yürürken diğer kolu geçirmeye çalışıyordu hala. Korkmuştu belli ki beklemediği bu mucize puf diye yok olur diye. Gözlerimle takip ettim. Koşarcasına yürüyüşünden belliydi heyecanı.
Kadına döndüm, bagajını kapattı, Kaşkolüyle boynunu örttü, sessizce pazara yöneldi.
Tanımadığım kadın, nasıl aydınlattın hayatımızı. O Adam’ı ısıttığın gibi ısıttın beni de. Teşekkür ederim sana. Paylaştığın için. Karşılık beklemediğin için. Bu gün bir insanın hayatına Tanrının eli olarak değdiğin için…
Ve sen yukarıda ki adam, hani bana “Han fendi boş verin bunlar, duygu sömürüsü yapıyor “diyen.
Sus artık! Çiçeklere bak, Polenlerini almasına izin vermeseydi arıların, yayılamazdı tohumları dört yana ve sen yiyemezdin o tatlı balı! Paylaşmazsan yüreğini, cebini, seninle birlikte kurur gider bu dünya!
Derler ya “ Bu Dünya kalmaz ne sana ne de bana!”
 
Ekleyen:  Serap Düzgören ARI
Tarih:  11.1.2013
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Serap Düzgören ARI Yazıları
... Bulamıyorum!Serap Düzgören ARI [ 1.4.2017 Devamı
Hoş geldin Eylül...Serap Düzgören ARI [ 2.9.2016 Devamı
Göz bebeğinizi güldürün lütfen!Serap Düzgören ARI [ 30.8.2016 Devamı
Hayat hiçbir şeyi tamamlanmadan bırakmaz.Serap Düzgören ARI [ 13.7.2016 Devamı
EGO’nun sonu kıyamet…Serap Düzgören ARI [ 2.2.2016 Devamı
Saklısını gizlisinden çıkardı hayat… Serap Düzgören ARI [ 5.1.2016 Devamı
Geldik mi bir yılın daha sonunaSerap Düzgören ARI [ 6.12.2015 Devamı
Aile olmak nedir?Serap Düzgören ARI [ 5.11.2015 Devamı
Denge…Serap Düzgören ARI [ 3.10.2015 Devamı
Eylül geldi sonra, bir anda…Serap Düzgören ARI [ 14.9.2015 Devamı
Mücadeleye devam…Serap Düzgören ARI [ 14.8.2015 Devamı
Bugün bayram erken kalkın çocuklar… Serap Düzgören ARI [ 3.10.2014 Devamı
Atatürk heykelinde bekle beni yavrum… Serap Düzgören ARI [ 30.9.2014 Devamı
Gelecek, bizimle gelecek!Serap Düzgören ARI [ 3.2.2014 Devamı
Efece Haber yeni yaşın kutlu olsun...Serap Düzgören ARI [ 7.11.2013 Devamı
Öteki dünyadan haberlerSerap Düzgören ARI [ 26.8.2013 Devamı
Uzaklarda bir yerlerde Güneşler doğuyor! Serap Düzgören ARI [ 1.7.2013 Devamı
Yaşayamadıkça Özgürce, Mutluluklar biter sevsen de! Serap Düzgören ARI [ 19.6.2013 Devamı
Vakitsiz Öten Horoz’un halleri!Serap Düzgören ARI [ 25.2.2013 Devamı
Geçmişle geleceğin arasında ki krema! Serap Düzgören ARI [ 12.2.2013 Devamı
Yılın 365. günüSerap Düzgören ARI [ 1.1.2013 Devamı
Perşembe’den sonraki CUMA! Serap Düzgören ARI [ 20.12.2012 Devamı
Cuma’dan önceki Perşembe ! Serap Düzgören ARI [ 17.12.2012 Devamı
Bir Kasım daha… Serap Düzgören ARI [ 8.11.2012 Devamı
Empatik Sempati! Serap Düzgören ARI [ 26.9.2012 Devamı
Vah benim dört artı dördüme! Serap Düzgören ARI [ 8.9.2012 Devamı
Hastamız var Zafer Bayramımızı kutlayamıyoruzSerap Düzgören ARI [ 30.8.2012 Devamı
Bayramınız Mutlu Olsun ÇocuklarSerap Düzgören ARI [ 20.8.2012 Devamı
Kadın olmak…Serap Düzgören ARI [ 12.8.2012 Devamı
Bize Rağmen Büyüyün!Serap Düzgören ARI [ 4.5.2012 Devamı
Hiç Tanımadığım Komşum Öldü!Serap Düzgören ARI [ 2.5.2012 Devamı
23 NİSANSerap Düzgören ARI [ 23.4.2012 Devamı
Hadi ara baba!Serap Düzgören ARI [ 17.4.2012 Devamı
Techno Romantiğiz vesselam!Serap Düzgören ARI [ 21.3.2012 Devamı
Hiçbir çocuk öyle bakmasın!Serap Düzgören ARI [ 29.2.2012 Devamı
Sayfalar : 1  2  3  4  5  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam