Hem de bu sene…
Eurovision da Türkiye’ye dördüncülük kazandıran Hadise söylüyor. Bu yazın hit parçalarından biri. Sözler çok keyifli ama müzik daha keyifli. İster halay çek, ister kolbastı oyna ister göbek at . Ama illaki kıpırdak bir şarkı, en sıkıcı toplantıların ortasında, en stresli iş ortamında şöyle ayağa kalkıp döktürme duygusu yaratıyor, bayıldım.
Şarkılar o kadar güzel yakalar ki bizi hiç ummadığımız anda. Hatta bazen şarkıyı duyduğumuzu kulaklarımız fark etmez. Kendimizi mırıldanırken bulduğumuzda şaşırır kalırız. Beynimiz milyonlarca şarkılık arşivinin arasından tam o anda bizi anlatan sözleri dilimize dökmüştür biz fark etmeden.
Şarkı sözü yazabilmek isterdim. Şarkı besteleyebilmek isterdim.
Hatta sesime güvensem şarkıcı olmak isterdim. Ne yazık ki çoğu zaman iyi bir dinleyici bile değilim. Ama müziğin her türünü severim ve dinlerim. Çok acıtasyon şeyleri sevmiyorum ama türküsünü de rap ı da, sanat müziğini de o anki ruh halime göre seviyorum.
Yaz şarkılarının oynak, kış şarkılarının Slow, duygusal olmalarının sebebi bumudur acaba, yani ruh halimiz de mevsimlere göre böyle olduğu için mi?.
Yani ben sırf yaz geldi diye mi yerime sığamıyorum, içimde kelebekler pır pır ediyor, yaşadığım her şeyde bir nane aromalı nefes arıyorum.
Yediğim çukulata bile naneli çıktı tesadüfen, çok güzelmiş tavsiye ederim.
Ciddi yazmak neden bu kadar zor bu günlerde, ülke sorunlarını okurken bile aklımın dışarı kaçması nedendir, bu güneşin yüzündendir. Yoksa inanın ciddi olacağım. Ama bir ben böyle değilim. Bakın Ertuğrul Özkök bile kaçmış dün. Bu ülkenin en büyük gazetelerinden birinin genel yayın yönetmeni. Okuduğum yazıların çoğunda aynı tarz var bu günlerde. Üstte gömlek kravat, altta şort ve şıpıdık terlik tarzı, Kimse başından sonuna ciddi kalmayı başaramıyor, aklı, kalemi kaçıveriyor illaki sokağa.
&
Ne yapsam ne yapsam
Bir hamak alıp sallansam
Kurtulurmuyum bunalımdan
Hamak da sallansam
Ne kadar enteresan…
Benim halim işte böyle
Söyle bana ne oluyor
Bir tuhaf bunalım bu
Egom ağlar
Biliyorum beyhude
Bu itiraflar…
İşte beni damardan etkileyen şarkı budur. Ruh halimi Mazhar Alanson’un bu şarkısı kadar iyi anlatan bir şarkı olamaz bugün.
&
Bu kadar şarkılardan bahsetmişken uzun zamandır etmek istediğim bir teşekkür var müsaadenizle, Bu köşenin yazarlarından sevgili Ayten Yavaşça’ya teşekkürüm.
Değerli eşi Ünlü bestekâr Sayın Alâeddin Yavaşça’yı hepimiz sanat müziğine kazandırdığı sayısız güzel eserinden tanıyoruz. Yukarıda bahsettiğim özentimden dolayı kendisine özellikle hayranım. Gerçekten hepimizin ruhuna hitap eden sayısız güzel eserin sahibi. Ama bu sayfalarda Sevgili Ayten Yavaşça’nın yaptığı bir o kadar güzel, hizmet var ki o da o muhteşem eserlerin hayat bulmalarının küçük ama büyük öykülerini bizlerle paylaşması.
Bence tam bir arşiv çalışması olacak minik hikâyeler. O bestelerin, sözlerin hayata gelişini tetikleyen olaylar… İlk ağızdan alınmış şahane hikâyeler, Okumaktan çok keyif alıyorum, sonra o şarkıyı dinlediğimde daha çok beğeniyorum. Ellerinize sağlık.
|