Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29940355
Bugün Ziyaretçi :  14289
Aktif Ziyaretçiler :  5319

Hayal Yolu
 
Hepimizin çocukluktan itibaren hayalleri vardır. Büyüdükçe bu hayallerin içeriği ve büyüklüğü de değişir. Küçükken bisiklet hayal ederken erişkin yaşta son model araba onun yerini alır. Ya da çocukken seçeceğimiz meslek hayali farklı iken büyüdükçe şartlar değişir ve meslek bambaşka olabilir.
 
Çocukken de büyüyüp erişkin olduktan sonra da hayallerimiz genelde hep maddiyat ve kariyer üzerine olur. Hiçbirimiz, büyüyünce sevgi dolu bir insan olmak istiyorum, aileme şefkatli davranmak istiyorum ya da insanlara yardımcı olmak istiyorum gibi hayaller kurmayız. İnsanlara yardımcı olmak istiyorum diyen kişiler, genelde ‘’Piyangoda büyük ikramiye çıkarsa ne yaparsın?’’ sorusuna yanıt olarak bunu verir. Çıkarsa bunu yapar mı orası da tartışılır.  
 
Ben hayallerimiz olmasın demiyorum. Elbette hayallerimiz olacak. Ama bunları yapmaya çalışırken hayatı ıskalamayalım. Kariyer peşinde koşarken, kendimizi kaybetmeyelim. Çünkü sonuçta elimizde sadece ve sadece yaşadığımız dolu dolu mutlu anlar kalıyor. Sevdiklerimize hayat yolunda daha fazla zaman ayırmak, hem bizi hem de onları daha mutlu edecektir.
 
Bir arkadaşımın tavsiye edip okumam için verdiği bir kitap çok ilgimi çekti. Sizlerle de paylaşmak istedim. Mitch Albom tarafından kaleme alınmış ‘’Öğretmenim Mori’yle Salı Buluşmaları’’ isimli kitap. Kitapta ölümcül bir hastalığa yakalanmış yaşlı profesörün eski öğrencisi ile yaptığı hayat üzerine söyleşiler var.
 
Ölüme beş kala bir insanın yaşamda asıl neyin önemli olduğunu keşfettiği, bunu çevresiyle paylaştığı etkileyici bir kitap. Gerçekten de ölüm yaklaşınca bir anda önceden değer verdiğimiz birçok şey gözümüzde değerini yitirecektir.
 
Kitabı okurken düşümdüm. Benim de yaşamak için sadece birkaç ayım olsaydı ne yapardım diye. Eminim ki bu kadar çok çalışmak yerine, kendime daha çok zaman ayırırdım. Her anımın değerini bilir, akşam olsun da eve gideyim diye günümün hızla geçmesini istemezdim. Sevdiğim kişilere daha çok zaman ayırıp onlara hak ettikleri sevgi sözcüklerini daha bol söylerdim. Beni mutlu eden, zevk aldığım hobilerime zaman ayırır, doğa ile daha çok iç içe olurdum.
 
Düşündüğümüzde elde etmek için çalışıp çabaladığımız mal, mülk, kariyer vs hepsi öldüğümüzde geride kalıyor. Önemli olan hayatı dolu dolu, insanca, paylaşımcı olarak, sevgi dolu, iyilikler yaparak yaşayabilmek diye düşünüyorum. Kazandığımız her türlü unvan ya da maddi imkanlar amacımız değil araç olduğu sürece sanıyorum ki hayatta daha fazla tatmin duygusu yaşayabiliriz.
 
Kitabın son sayfalarına doğru şu sözler yer alıyordu: ‘’Maddiyat sevginin, şefkatin, duyarlılığın , dostluk duygusunun yerini dolduramıyor.’’ ‘’Şefkat dolu olun. Birbiriniz için sorumluluk üstlenin. Sadece bu iki dersi öğrensek dünya bugünkünden daha iyi bir yer olurdu.’’
 
Sizce de bu sözler mantıklı değil mi?
 
 
‘’İnsanoğlunun yapacakları hayal ettikleri ile sınırlıdır.’’ Arthur C. Clarke
 
 
HAYAL HIRSIZI

        (Bu haftaki hikaye Sayın Doç. Dr. Cevdet Kılıç’ın Bilgelik Hikayeleri isimli kitabından. Keyifli okumalar…)
 
Bu hikâye, çiftlikten çiftliğe, yarıştan yarışa koşarak atları ter­biye etmeye çalışan gezgin bir at terbiyecisinin genç oğluna kadar uzanır. Babasının işi nedeniyle çocuğun orta öğretimi kesintilere uğramıştı.
 
Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak ve ne yapmak iste­diği konusunda bir kompozisyon yazmasını istedi hocası.. Çocuk bütün gece oturup günün birinde at çiftliğine sahip olmayı hedefledi­ğini anlatan 7 sayfalık bir kompozisyon yazdı. Hayalini en ince ay­rıntılarıyla anlattı. Hatta hayalindeki 200 dönümlük çiftliğin krokisini de çizdi. Binaların, ahırların ve koşu yollarının yerlerini gösterdi. Krokiye, 200 dönümlük arazinin üzerine oturacak 1000 metrekarelik evin ayrıntılı planını da ekledi. Ertesi gün hocasına sunduğu 7 sayfa­lık ödev, tam kalbinin se­siydi.
 
İki gün sonra ödevi geri aldı. Kâğıdın üzerinde kırmızı ka­lemle yazılmış kocaman bir 0 ve Dersten sonra beni gör uyarısı vardı. Neden 0 aldım? diye merakla sordu hocasına, çocuk.. Bu senin ya­şında bir çocuk için gerçekçi olmayan bir hayal dedi, hocası.. Paran yok. Gezginci bir aileden geliyorsun. Kaynağınız yok. At çiftliği kurmak büyük para ge­rektirir. Önce araziyi satın alman lazım. Da­mızlık hayvanlar da alman gerekiyor. Bunu başarman imkânsız ve ekledi: Eğer ödevini gerçekçi hedefler belirledikten sonra yeniden yazarsan, o zaman notunu yeniden gözden geçiririm. Çocuk evine döndü ve uzun uzun düşündü. Babasına danıştı. Oğlum dedi babası. Bu konuda kararını kendin vermelisin. Bu senin hayatın için oldukça önemli bir seçim!. Çocuk bir hafta kadar dü­şündükten sonra ödevini hiçbir değişiklik yapmadan geri götürdü hoca­sına.
 
Siz verdiğiniz notu değiştirmeyin dedi.
 
Ben de hayallerimi…
 
O, orta 2 öğrencisi, bugün 200 dönümlük arazi üzerindeki 1000 metrekarelik evinde oturuyor. Yıllar önce yazdığı ödev şömine­nin üze­rinde çerçevelenmiş olarak asılı.
 
Öykünün en can alıcı yanı şu: Aynı öğretmen, gecen yaz 30 öğ­rencisini bu çiftliğe kamp kurmaya getirdi. Çiftlikten ayrılırken eski öğrencisine; Bak dedi, sana şimdi söyleyebilirim. Ben senin öğretmenin­ken, hayal hırsızıydım. O yıllarda öğrencilerimden pek çok hayal çaldım. Allahtan ki, sen, hayalinden vazgeçmeyecek kadar inatçıydın.
 
Hayatı dolu dolu, sevgi dolu geçirmek dileğiyle… Sevgiyle hoşçakalınnn…
 
 Dr. Hülya ÜNAL
 Aile ve Yaşam Koçu
 hulyaunal@hotmail.com

 
Ekleyen:  Dr. Hülya ÜNAL
Tarih:  4.7.2011
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Dr. Hülya ÜNAL Yazıları
Efece Haber Gelecek…Dr. Hülya ÜNAL [ 26.9.2016 Devamı
Efece Haber Gelecek…Dr. Hülya ÜNAL [ 7.11.2013 Devamı
Ata’nın Huzurunda Dr. Hülya ÜNAL [ 11.11.2012 Devamı
Efece Haber Gelecek… Dr. Hülya ÜNAL [ 7.11.2012 Devamı
Cumhuriyet Coşkusu Dr. Hülya ÜNAL [ 30.10.2012 Devamı
İkinci Bahar Dr. Hülya ÜNAL [ 18.10.2012 Devamı
Gösteriş Merakı Dr. Hülya ÜNAL [ 20.8.2012 Devamı
ŞAKAYSA GÜLMEDİM Dr. Hülya ÜNAL [ 18.7.2012 Devamı
Bedenime Dokunma!!!Dr. Hülya ÜNAL [ 4.6.2012 Devamı
Belgin Sanat Atölyesi Yağlı Boya Resim Sergisi Dr. Hülya ÜNAL [ 23.5.2012 Devamı
Özel KadınaDr. Hülya ÜNAL [ 13.5.2012 Devamı
İnadına YaşamakDr. Hülya ÜNAL [ 27.4.2012 Devamı
TEŞEKKÜRLER ATAMDr. Hülya ÜNAL [ 21.4.2012 Devamı
YAŞASIN BAHAR GELDİİİDr. Hülya ÜNAL [ 17.4.2012 Devamı
İnsanlığın KatliDr. Hülya ÜNAL [ 13.3.2012 Devamı
SİL BAŞTANDr. Hülya ÜNAL [ 27.1.2012 Devamı
LÖSEV’ le GeleceğeDr. Hülya ÜNAL [ 26.12.2011 Devamı
Canım ÖğretmenlerimDr. Hülya ÜNAL [ 24.11.2011 Devamı
Nereden Nereyeee!!!Dr. Hülya ÜNAL [ 29.10.2011 Devamı
İsyanlardayımDr. Hülya ÜNAL [ 20.10.2011 Devamı
Vefanın ResmiDr. Hülya ÜNAL [ 5.10.2011 Devamı
Gülümse HayataDr. Hülya ÜNAL [ 27.9.2011 Devamı
Buruk BayramDr. Hülya ÜNAL [ 29.8.2011 Devamı
Sessizliğin ÇığlığıDr. Hülya ÜNAL [ 17.8.2011 Devamı
Sanal HayatlarDr. Hülya ÜNAL [ 31.7.2011 Devamı
Kahramanlarımızın ArdındanDr. Hülya ÜNAL [ 16.7.2011 Devamı
Önyargı Çıkmazı Dr. Hülya ÜNAL [ 10.7.2011 Devamı
Yüzümüzdeki ÇizgilerDr. Hülya ÜNAL [ 22.6.2011 Devamı
Mutluluk Peşinde Dr. Hülya ÜNAL [ 13.6.2011 Devamı
Ayrılığın ArdındanDr. Hülya ÜNAL [ 6.6.2011 Devamı
Koparılan HayatlarDr. Hülya ÜNAL [ 26.5.2011 Devamı
Yitik YarınlarDr. Hülya ÜNAL [ 16.5.2011 Devamı
Kanatsız MeleklerDr. Hülya ÜNAL [ 8.5.2011 Devamı
Çöpteki Umut Dr. Hülya ÜNAL [ 2.5.2011 Devamı
ÇaresizlikDr. Hülya ÜNAL [ 22.4.2011 Devamı
Sayfalar : 1  2  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam