|
Üst çizgiden alt çizgiye kadar yuvarla, ortaya çizgiye kadar yuvarla, bumeranga çık, geri dön, üçgen yap, ortaya çizgiye kadar yuvarla, bumeranga çık…
Yazı çalışması yapıyoruz Ata’yla. Büyük C harfini el yazısıyla yazma denemeleri. Oyun çocuğunu alıp forma giydirip, sırtına bin tonluk çanta asıp, hadi öğrenci oldun demekle bitmiyor ki iş. Onun derdi çizgi filmde, bilgisayarda, bisikletinde, ben “otur, bu sayfanın tamamına “C”harfini çiz” diyorum.
Minik eller zorlanıyor, kalem kaldırmadan sürekli çizmek zor onun için. O yapamadıkça hatta yapmak istemedikçe ben sinirleniyorum. Bir yanım kıyamıyor, bir yanım “ bu disiplini başından almazsa sonra çok zorlanır” diyor. Hem içimde kendimle konuşuyorum, hem dışımda ona tavizsiz bir sakinlikle “yapmalısın, gayret…” diyorum.
Bakıyor benden kurtuluş yok, oyun icat ediyor kendine, “C” harfinin üst kısmındaki kavisi bumeranga benzetiyor, hemen yakalıyorum bunu ve komut vermeye başlıyorum.
Üst çizgiden alt çizgiye kadar yuvarla, ortaya çizgiye kadar yuvarla, bumeranga çık, geri dön, üçgen yap, ortaya çizgiye kadar yuvarla, bumeranga çık…
Sıkıcı ödevi eğlenceye dönüşüyor bir anda. Her satırın ortasında yoruldum diye uzun bir ara vermeye çalışan çocuk, bir solukta bitiriyor satırı.
El yazısı öğrenme aşamasında gerçekten zor bir yazı. Ama son derece karakteristik ve yazıdaki o süreklilik, bütünlük çocuğun zekâ gelişiminde de çok yararlı.
Bütünü görebilmeyi, sürekliliği sağlamayı, akıcı olmayı öğreniyor. Dik temel harflerle yazılan yazıda her harften sonra durmak, zihinde de aynı kopukluğa neden oluyor. El yazısı ise sürekliliği ile zihnide akıp götürüyor. Harflerin kesintisiz akışı, yazının kıvrak ve sürekli oluşu çocuğun yazacağı kelime hatta fikri sürekli akılda tutmasına sebep oluyor.
İmza el yazısıyla atılır. Dik temel harflerle yazmayı öğrenmiş insanların imzalarının ne kadar komik olduğunu düşünsenize, sadece bu bile el yazısını on adım öne çıkartmaz mı?
Ben tarihe iz bırakmış liderlerin imzalarına hayranım. Atatürk, en başında… Harfin yatıklığı, takip eden harfle bağlantısı, kelimenin bütünü nasıl ahenkle dans ediyor. O imza da görüyorsunuz; kararlılık, mükemmeliyetçilik, kendinden emin olma, başarı, zafer… Bir tek kelimenin yazılışından kişinin karakterine dair pek çok şey yakalıyorsunuz.
İşte bu yüzden eğik el yazısıyla eğitimi sonuna kadar destekliyorum. Oğlumun minik parmaklarının şimdi zorlansa da bir gün muhteşem bir imza atacağı günü hayal ediyorum.
Atatürk gibi... .jpg)
|
.jpg)
.gif)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg){kind=small}
Ekleyen: Serap Düzgören ARI 
Tarih: 23.9.2011 
İzlenme: 
Yazdır:
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
(1).jpg)
