Her ne kadar tarihçiler kendi aralarında Süleyman Şah türbesinde yatan kişinin Fırat nehrinde boğularak ölen Osman Gazi’nin dedesi Süleyman Şah mı, yoksa 1. Kılıçarslan'ın babası Kutalmışoğlu Süleyman mı olduğu hususunda farklı görüşler öne sürseler de, beni işin başka bir boyutu ilgilendiriyor..
O da türbede yatan zatın Süleyman Şah olduğunu var sayarsak, kendisine birkaç kere daha yer değişikliği yaptırılarak Kristof Kolomb’a ait bu alandaki rekorun ona geçmesinin sağlanması..
Bu iş o kadar da zor görünmüyor. Zira politikacılarımız sayesinde hayırlısıyla 10 yıl içerisinde bu işin üstesinden geliriz diye düşünüyorum..
SÜLEYMAN ŞAH, EVLİYA ÇELEBİ’Yİ SOLLAMIŞ DURUMDA…
Süleyman Şah 1227 yılında Fırat nehrinde boğulunca Türkiye’ye 92 km uzaklıkta bulunan Caber Kalesi eteklerindeki türbesinde ebedi istirahate çekilir.. Daha doğrusu öyle zanneder..
Bu türbenin daha sonra Suriye tarafından bölgeye yapılan barajın suları altında kalacağı öğrenilince 1973 yılında naaşı oradan alınarak Türkiye’ye 32 km uzaklıktaki Halep’in Karakozak köyü yakınlarındaki yeni türbeye taşınır..
Gördüğünüz gibi Süleyman Şah sağlığında yapamadığını ölümünden sonra yaparak ülkemize adım adım yaklaşmaktadır..
Derken, “IŞİD yıkacağına biz yıkalım” diyerek 22 Şubat 2015 tarihinde gece yarısı Süleyman Şah’ın naaşı yerinden çıkarılıp kendi sınırımıza 180 metre mesafedeki Suriye’nin Eşme köyünde büyük bir ihtimalle TOKİ tarafından yapılacak olan yeni türbeye konulmak üzere buraya getirilir...
KRİSTOF KOLOMB ÖLDÜKTEN SONRA BİLE AMERİKA’YI YENİDEN KEŞFETTİ:
Süleyman Şah’ın rakibi Kristof Kolomb 20 Mayıs 1506 tarihinde ölünce tabutunun yolculuğu da başlamış olur.. Hem de ne yolculuk..
Önce İspanya Valladolid’de Franziskanerkonvent’te gömülür..
1509-1514 yılları arasında, kemikleri Sevilla yakınındaki Las Cuevas’ın Kartauser mezarlığına defnedilir..
1537 yılında tekrar çıkartılır ve Atlas okyanusu aşılarak Santa Domingo Katedrali’nin bodrumuna defnedilir..
1795 yılında resmi makamlar Kolomb’un tabutunu korumak için buradan da çıkarırlar ve Küba’nın başkenti Havana’ya getirirler..
1899 yılında Kristof Kolomb’dan kemiklerinden geriye ne kaldıysa bir gemiye konulup Atlas okyanusu tekrar geçilerek İspanya Sevilla’daki şu andaki mezarına konulur..
Görüyorsunuz ya, mezar yeri beğenmeme ve değiştirme konusunda Kristof Kolomb, Süleyman Şah’a karşı şimdilik 5-3 önde görünüyor..
Ancak umudumuzu yitirmeyelim, şayet İspanyollar rehavete kapılıp Kolomb’a yeni bir Atlantik yolculuğu yaptırmazlarsa rekoru egale etmemize az kaldı demektir..
Duymadınız mı, başbakan “Suriye’deki olaylar bitince naaşı Süleyman Şah Saygı Karakolunun olduğu yere tekrar koyacağız” dedi..
Yani anlayacağınız bu iş pek öyle üçle beşle sınırlı kalacağa benzemiyor. Türbenin tayini yakın bir gelecekte Ankara’ya çıkarılıp orada malum bir yere de taşınabilir..
|