Eski bayramları aklıma getirmeye çalışarak düşünmeye başladım. Çocukluk günlerimizin bayramlarında çok güzel anlar geçirilirdi. Tüm eş dost akraba bir araya gelerek kaynaşır, dostluğu, anı yaşamanın ve paylaşmanın huzuruna varılırdı.
İnsanlar birbirine karşı daha dürüst ve daha samimi davranır sahte yüzle görünmezlerdi.
Uzaktaki arkadaşlarımıza ve akrabalarımıza el yazımızla yazdığımız bayram kartları gönderirdik. Şimdi ise mektupların yerini e-postalar, telefon mesajları yer alarak sanal mutluluk verici yazışmalar yapılmaktadır.
Eskiden yardımlaşma daha içten ve daha gerçekti. Şimdi yapılan yardımlar yerine ulaşmayıp, “Deniz feneri Yolsuzluğu” gibi güvensizlik yarattığı için dürüstçe yapılmamaktadır.
Yardım yapmak için uzakta veya bir takım insanlar aracılığı ile değil, yakınımızda tanıdığımız gerçek ihtiyaçlı kimselere ulaşarak onları tercih etmeliyiz.
Eski bayramlarda, babam ve diğer akrabalar bayram namazını kılıp eve geldikleri anda bayramlaşmaya başlanırdı. En güzel kıyafetler giyilir, büyüklerin elleri öpülür, akrabalar ve komşularımızla sarılır kucaklaşırdık.
Bayram harçlıkları alınır, gelen misafirlere tatlı, şeker ve lokum ikram ederdik. Rahmetli babaannemin sandığında hiçbir zaman bitmeyen şeker bazen de lokum bulunurdu. Bayramdan bayrama ona el öpmek için gelenlerin getirdikleri şekerleri ve lokumları sandığında saklar arada sırada çıkararak bize dağıtırdı.
Bazen lokumların zamanı geçtiği için kurtlanırdı. “Kurtlandırdın yine lokumları” diye kendisine takılırdık. Gözleri net görmediği için, gül yüzlüm çok üzülürdü.
“İşlerinizin yolunda gitmesini istiyorsanız aile büyüklerinize ziyaret yapın” derdi babaannem.
Geçmişi hatırladım, hatırladıkça üzülmemek için düşünmekten vazgeçtim. Bugüne döndüm ve günü en güzel nasıl yaşayabiliriz diye düşünmeye başladım.
Bugün bayram ve bizler ne yapabiliriz.
Varsa aile büyüklerinin mezarları hatta mezar yerinde varsa şehit mezarlarına ziyaret yapmalıyız..
Akrabalara, komşulara ziyaret yaparak bayramlaşabiliriz. Mutlu olmak istiyorsak dostluk ve paylaşımı çağıran bayramı en güzel şekilde yaşamalıyız.. Yanımızda bulunan insanların ve tanıdığımız tüm gönül dostlarımızın yanımızda emanet olduğunu düşünerek onlara zaman ayırabilmeliyiz.
Küs olduğumuz kişiler varsa barışmak için güzel bir zaman olduğunu ve gerekirse ilk adımı atarak hoşgörülü ve güzel insan olduğumuzu gösterebilmeliyiz.
Bu tür dini bayramlar akraba ve gönül dostlarının bir araya gelmesini sağladığını unutmamalıyız.
Çocukluk günlerimizin bayramları kutlanamıyor olsa da bayramı bayram tadında ruhumuzla yaşayabilmeliyiz. Bayramı şenlendirme ve huzurlu geçirmenin kendi elimizde olduğunu düşünerek küçükleri kucaklamalı, büyükleri ziyaret ederek gönüllerini almalıyız. Küs olanlar barışmalı, kinden ve kibirden arınabilmeliyiz.
Bugün bayram ve bayramı bayram tadında geçirebilmemiz için elimizden ne geliyorsa yapmalıyız.
Türkiye ekonomisinin zor günler geçirdiği bu dönemlerde karşıladığımız Kurban Bayramınızı kutlar, aileniz ve sevdiklerinizle sağlıklı mutlu bayramlar geçirmenizi temenni ediyorum…
|