Bazen hayat hiç beklemediğimiz olayları sunar yaşamımıza. Hayatın içinde kendimizi kaybetmeden yol almayı, büyüklerimizden öğrendiklerimizle başarırız...
Sevgi ve şefkati annemizden, mücadele etme, başarma gücünü babamızdan, paylaşma ve yardımlaşmayı kardeşlerimizden öğreniriz.
Anne ve babamız bizi kötü olaylara karşı hayata hazırlayan çok özel insanlardır…
Tüm yaşamımız boyunca karşılaşabileceğimiz her türlü sorun ve sıkıntılara karşı duruş belirleme ve üstesinden gelebilme becerisini onlardan öğreniriz.
Güçlü, ayaklarımızın üzerinde kalabilme dersleri çocukluk dönemlerimizde verilir bize farkında olmadan…
Bu pazar görmek isteyip de görmenin mümkün olmadığı duygusal anlar yaşamama sebep veren bir olayı yaşadım.
O gün, arada bulunan görünmeyen perdenin açık olmamasıydı hüzünlendiren.
Kendime gelmeme sebep telefon sesiydi… İzmit’teki ablam, babam ve annemin hacdan dönmekte olduğunu ve hazırlık yapmamızı istiyordu.
Hiç durmadan yağmur yağıyordu. Her yer, evimizin etrafında da yemyeşil otlar büyümüştü.
Havada çok güzel bir toprak kokusu ve ot kokusu vardı. Ablamı ve beni sevinç kaplamıştı aniden...
Tamda babalar gününde babam ve annem geliyordu.
Çok sevdiğim babama, gününe yakışır güzel bir sürpriz hazırlamak için pasta yapmaya başladık.
Yağmur dinmiyordu. Ağaçlar arasında yeşillikler içinde önce hac kıyafeti olan beyaz ince havluya sarılmış siluetini görerek koştum.
Güneşin sıcaklığını veren ışığında boynuna sımsıkı sarıldım. Babam o gün gayet sağlıklı görünüyordu.
Sanki o kutsal mekânlar onu iyileştirip göndermişti. Çok şaşırmış şekilde bu kıyafetleri giymene gerek yoktu diye söyledim.
Üşütüp hastalanacaksın dedim.
Babam gayet mutlu bir şekilde ‘’kızım hiç hastalanmadım çok güzel hacılık görevimi yaptım hiç yorulmadım ve üşümüyorum’’ dedi.
Çok şaşırmış ve sevinç içinde ablama bir bakış atarak, nasıl bu kadar sağlıklı ve dinç görünüyor dedim.
Üstelik babalar günüydü ve o gün gelmesi güzel bir rastlantıydı.
Babam da annem gibi çok özel bir insandı yaşamımızda.
Sanki hayatımızın devamını sağlayan bir güçtü varlığı.
Aramıza görünmeyen yine o perde girdi.
Hâlbuki canım babam 3 yıl önce vefat etmişti.
Gördüğüm sadece bir rüyaydı.
Uyandım… Saat sabahın 5’i
Üzülmemek elde değil.
Yalan dünyamı gerçek dünyamı bilinmez hayatın içindeydim ben onsuz.
|