Beynimi daha çok kullanmalı daha çok bilgi yüklemeliydim. Gündüz işyerimizin devamı ve masraflarımızın üstesinden gelmek için sigortacılık, akşamdan ise kendimi geliştirebilmek için yazar-çizer olmak için çalışıyordum.
Her akşam eve kapanmamla etrafımda bulunan insanları rahatsız etmeye başlamıştım.
Hele 10 yaşındaki küçük yeğenim Melisa’nın, ‘’teyze hiç uğramıyorsun seni özlüyoruz’’ diyerek üzülmesine yüreğim hiç dayanamazdı. Sonra düşündüm;
Hata yapıyordum
Hâlbuki en güzel yaşam etrafındaki insanlarla geçirilen yaşamdı. İlk fırsatta Melisaya uğrayarak onunla ilgilenmeye başladım.
Melisa her zamanki gibi sitem doluydu.
Ben ise elime kâğıt kalem alarak üzerine Melisa’nın beyni ve yan tarafa Nurcan’ın beynini büyükçe çizdim.
‘’Melisa hadi sen kendi beynine yaz bakalım günün nasıl geçiyor ve neler yapıyorsun’’ dedim.
Melisa sıraladı.
Sabah erkenden okula gidiyorum
Ders dinliyorum
Dershaneye gidiyorum
İngilizce kursuna gidiyorum
Keman kursuna gidiyorum
Akşam 6 da eve geliyorum
Ödev yapıyorum
Test çözüyorum
Kitap okuyorum
Melisanın çizdiği beyinde çok az bir boşluk kalmıştı.
Kalemi bana uzatarak ‘’hadi sen yaz beynine’’ dedi. Bende yazmaya başladım.
Saat 9 da işe gidiyorum
Müşteri takibi yapıyorum
Tahsilâtı -ödemeleri yapıyorum
Sivil toplum kuruşlarındaki görevlerimi takip ediyorum
Bilgi-proje üretiyorum
Güncel haberler- yerel- genel siyaset takip ediyorum
Kitap okuyorum
Köşe yazısı yazıyorum
Roman yazıyorum
Düşündüm. Melisa 10 yaşında ben ise 30 küsur yaşında. Her ikimizin de beyni dolu ve zamanımız yoktu ve ben Hata yapıyordum
Dahası düşündüm. Başbakanımızın beynini ve ‘’Sevsinler seni’’ sözünü
Hata yapıyordu.
|