Ülkemizde kirlilik hat safhada
Dereler, denizler, göller, sokaklar, hatta havamız ve de zihnimiz şuursuzca kirletiliyor.
Bir bakıma, içeceğimiz suya yukarılarda bir yerde işiyoruz, bunu unutup aşağılarda bir yerlerde de içiyoruz.
Soluduğumuz havaya ağır metalleri savuruyoruz, sonra da doktorlardan medet umuyoruz.
Siyasetçimiz, bürokratımız, bilim insanımız, cahil halkı en iyiye en faydalıya yönelteceği yerde, bana göre nefsi emmare düzeyinde çakılıp kalmışlar ki tevhitten bi haberler ki; konumlarını güya kendilerine fayda getirecek şekilde kullanıyorlar.
Havayı kirleten kömüre izin veren zihniyet, bu havayı solumadığını sanır…
Gürültüye ne demeli?
İnsanlar; kendinden uzaklaşmak için bangır bangır gürültülerde Özlerine uzak bir varoluş içindeler.
Gürültü eğlence olamaz!
Hemen hemen her düzeyde ki vatandaşımızın farkındalığı-imanı bu düzeylerde seyrediyor.
Ülkemiz de şu çarkın işlediğine tanık oluyorum.(Müstesnalar kaideyi bozamıyorlar henüz…)
Ahlaki olgunluğa ulaşmış, farkındalığı yüksek-imanlı, koşulsuz sevebilen, idealist, dürüst, yapıcı, çoğunluğun faydasını hesaplayabilen, yapıcı, üretken, kendini aşmış kişiler; her alanda sistem dışı bırakılıyor, yani etkisiz hale getiriliyor.
Benim vatandaşımın politikası olamaz bu!
Aymazlar, egoistler düşman zihniyete her düzeyde çanak tutabiliyor.
İtaat edebilenler her kademede konumlandırılarak sözde ödüllendiriliyorlar.
İtaatin en önemli göstergesi, başını bağlamak, bağlatmak… Bu düzende.( Başörtünün sadece aurayı yalıtmak olduğunu bilmeden…)
Ben dinler ayrımını anlamam.
Mezhebe hiç itibar etmem.
Tarikat desen; anlamsız...
Anlayalım ki; Allah bir, Peygamber hak, lailahe illallah.
Yani, yaratıcımız aynı, ideal insan modeli peygamberleri anlamalı, hayatın tüm varlıklarla bir bütün olduğunu görmeli, göstermeli.
Söz ü döndürüp dolaştırıp geleneksel din algısına geltiriyorum. Bu konuda çok sancımız var, taklit alışkanlığı ile dünya bu kısır çekişmelerden cehenneme dönüyor.
Uyanık medreseliler ülkemizde söz sahibi.
Zavallı fukara beyinler sürü psikolojisiyle hareket ediyor.
Ticari zihniyetler, cenneti de satın alacaklarını sanıyor.
Ben razı değilim. Bu adaletsiz düzenden rahatsızım. Bunu sürdürenlerden de şikâyetçiyim. Ben ve benim gibi düşünenler izin vermedikçe kaybedenlerdensiniz. ,
Hani bir laf vardır; “polis isterse hırsızı anında bulur.” Bunu, polis yetiştiren kardeşim de söyler.
Öyleyse; Devlet isterse; vatanını ve vatandaşını da korumayı başarır diye düşünüyorum.
“Her türlü kirliliğe dur diyelim! Ey din kardeşlerim.
|